Muğla’da 2003 Türkiye Güzeli Aslı Baş’ın 2010 yılında şüpheli bir şekilde hayatını kaybetmesine ilişkin Aslı Baş davası, Yargıtay’ın bozma kararının ardından Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülmeye başlandı. Bu kritik duruşma, kamuoyunun yakından takip ettiği dosyadaki yeni gelişmeleri ve adaletin tecellisi yolundaki adımları gözler önüne seriyor.
Yargıtay Bozma Gerekçeleri ve Yeniden Başlayan Yargılama
Aslı Baş’ın 2010 yılında Ahmet Bayer’e ait villada hayatını kaybetmesinin ardından başlayan hukuki süreçte önemli bir dönemeç yaşandı. Yargıtay, daha önceki beraat kararlarını bozarak dosyada eksik inceleme yapıldığına hükmetti. Bu bozma kararı üzerine, Aslı Baş davası dosyası tekrar Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin gündemine geldi. Duruşmaya, Aslı Baş’ın ailesini temsilen avukatı Fahri Safa Küpcü ve babası Mehmet Baş katıldı. Bu yeniden başlayan yargılama, dosyanın geldiği noktayı ve gelecekteki olası sonuçları açısından büyük önem taşıyor.
Eksik İncelemeler ve Silinen Mesajların Önemi
Aile avukatı Fahri Safa Küpcü, duruşma öncesinde yaptığı açıklamalarda Yargıtay’ın bozma gerekçelerini detaylandırdı. Küpcü, bozma kararının temelinde dinlenmeyen tanıklar ve Aslı Baş’ın cep telefonunda bulunan ancak silinmiş mesajların olduğuna dikkat çekti. Küpcü, “Dosyada Ahmet Bayer, Hakan Sadi Bayer, Volkan Bayer ile alakalı bozma var. Bir kısmı zaten İstinaf Mahkemesi’nde ses kayıtları dinlemeler sonrası onanmıştı karar. Onlarla ilgili bir yargılama olmayacak. Sadece Aslı Baş’ın cinayetine odaklandı artık dosya. Bozma kararı eksik incelemeye dayanıyor. Eksik inceleme dinlenmeyen tanıklar var. Onların dinlenilmesi talep edilmişti. Ayrıca, bir de Aslı Baş’ın cep telefonunda silinmiş mesajlar var. Yeni teknoloji artık bu silinmiş mesajları geri getirebiliyormuş. Bu, geri getirebilen mesajların getirilmesi için önce bunu denemesi gerekir, bu yapılmadan karar verilemez’ diyerek tekrar bozdu. Bu da ikinci eksik inceleme noktası. Ama henüz şeyler tamamlanmadı bu eksik inceleme. Bu duruşmada da muhtemelen cep telefonunun yeterli teknik altyapısı olan bir yerde incelenerek eksik dinlenen mesajların geri getirilmesi için bir karar verilmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Bu ifadeler, dosyadaki delil toplama süreçlerinin ne kadar kritik olduğunu ve yeni teknolojik imkanların yargılamayı nasıl etkileyebileceğini gösteriyor.
FETÖ Dosyasından Beraat ve Hukuki Durum
Avukat Küpcü, sanıkların FETÖ dosyası kapsamında aldıkları beraat kararlarına da değindi. Bu konudaki hukuki durumu açıklayan Küpcü, “FETÖ dosyasında yaklaşım şu, vatandaş o dosyalara müdahil olamıyor. Hukuki tabiri olarak söylüyorum. Sadece biz müşteki olarak kalıyoruz o dosyalarda. Müşteki olduğumuz için kararlara biz itiraz edemiyoruz, üst mahkemeye taşıyamıyoruz. Orada beraat kararı verildi. Üst mahkemeye taşıyamadık haliyle. Üst mahkemeden de kesinleşmiş oldu o dosya” şeklinde konuştu. Bu durum, Aslı Baş davasının FETÖ soruşturmasından ayrı bir zeminde ilerlediğini ve farklı hukuki prosedürlere tabi olduğunu ortaya koyuyor.
haberdozu.com.tr olarak, Aslı Baş davasındaki gelişmeleri yakından takip etmeye ve kamuoyunu doğru, tarafsız bilgilerle aydınlatmaya devam edeceğiz. Bu yeniden başlayan duruşma, adaletin yerini bulması adına atılmış önemli bir adım olarak kayıtlara geçiyor.
